ŞİİRLER
ADSIZ BIR CICEK
Rengini dünyaya ilk defa sunan
Adsız bir çiçek gibi parlıyorsa gözlerim
Sevgilim
Bana "sen bir şairsin" dediğin zaman.
Yalnız sana yazıyorum bu şiiri
İstersen bir şiir gibi okuma
Çünkü her yıl yeniden yazacağım onu
Soğuklar başlayınca havalanıp
Millerce yol katettikten sonra
Güneyi tadan bir kuşun sevinciyle.
Ve yazmış olacağım bir de
Her dönemde her çağda
Sevdanın kendine özgü diliyle
Sabaha Kadar |
Şu şairler sevgililerden beter;
Nedir bu adamlardan çektiğim?
Olur mu böyle, bütün bir geceyi
Bir mısranın mahremiyetinde geçirmek?
Dinle bakalım, işitebilir misin
Türküsünü damların, bacaların
Yahut da karıncaların buğday taşıdıklarını
Yuvalarına?
Beklemesem olmaz mı güneşin doğmasını
Kullanılmış kafiyeleri yollamak içein,
Kapıma gelecek çöpçülerle,
Deniz kenarına?
Şeytan diyor ki: "Aç pencereyi;
Bağır, bağır, bağır; sabaha kadar."
|
Damla Damla Sen
Yağmurları bekleme yeter dön artık
Yağmak zorunda değilsin susamış bedenime
öyle çok özlemişim, seviyorken delice
Düşmek zorunda değilsin her gece düşlerime;
Bırakda rüyalarda kendim sarayım.
Yağmurları bekleme dinsin bu hasret
Damla damla gelişin bana huzur vermiyor.
Ellerini tutmak için çabalıyorken
Avuçlarımdan kaçışın beni mutlu etmiyor.
Bırakda sana tamamen sahip olayım.
Yağmurun kokusuna sardım
Tutamadığım kendimi.
Damla damla sen
çisil çisil sen
Aklıma düşen sen her yağmurda
Aklımda bir başka sen oluşuyor
çıktığım yağmur dualarında.
Bırakda dualarım günahlarım için olsun.
Bir nehir kenarında imlalarımı düşürdüm cebimden,
Baktı yüzüme mavi gecenin yıldızları,
Sırtımda taşıdığım,
Yüreğimde yaşadığım bir sendin sevdiğim,
Bir çocuk neşesi kopardı beni dalımdan,
Ben bahar oldum sana,
Ürkek,çekingen ve bir o kadar utangaç,
Vurgun yedim sevdanın kollarında,
Öyle hızlı okuma sana yazdıklarımı,
Yüreğimden başla hayata direnişe,
Ve bak gökyüzüme,
Aşk beni anlatıyor uykularına,
Anlattıkça unutturuyor yalnızlıklarımı,
Durmak bana göre değil sevdiğim,
Ben sen olurum,
Gözlerin,ellerin,
Yüreğin kalırım yaşadığın zamana,
İmlalar beni aşar cümlelerde,
Kör bir cellada bırakılırım şiirlerde,
Uzat ellerini özlediğim,gitmeden sen,
Ağlarsam ben,
Yalnız sensizliğe ağlarım…
O AŞK KI
Aşk kimleri aratmadı ki
Aşk kimleri ağlatmadı ki
Aşktan kimler mecnun olmadı ki
Aşktan kimler pişman olmadı ki
Aşk kimleri veli etmedi ki
Aşk kimleri deli etmedi ki
Aşk kimleri kör etmedi ki
Aşk uğuruna neler feda edilmedi ki
Aşk uğuruna nelere katlanılmadı ki
Aşk uğuruna neler feda edilmedi ki
Aşk kimleri mecnun dedirtmedi ki,
Aşk kimlere deli divane dedirtmedi ki
Aşk uğuruna nice türküler söylenmedi mi ki
Aşk uğuruna nice şarkılar söylenmedi mi ki
Aşk uğuruna nice destanlar yazılmadı mı ki
Aşk uğuruna nice acı şiirler yazılmadı mi ki
Aşk olmasaydı âşık olur muydum sana ki
Aşk olmasaydı mecnunun olur muydum ki
Aşk olmasaydı âşık ile maşuk olur muydu ki
Aşk olmasaydı dünyanın tadı olur muydu ki
O aşk Veysel’leri çöllerde yürütmedi mi ki
O aşk Ferhat’ları dağları deldirtmedi mi ki,
O aşk nicelerini parmağını kestirtmedi mi ki
O aşk nice mecnunu çölde gezdirtmedi mi ki
Aşk Kerem ile Aslı’ya bile yâr olmadı ki
Aşk yâr olur mu sanıyorsun sen bana ki
Aşk yâr olur mu sanıyorsun hem sana ki
Aşktan memnun olup giden var mıdır ki
Ölümü Ektim Randevu Yerinde
Beklemekten Ağaç Olsun
Zembereği boşalmış sözcüklerin
Akreple yelkovan öpüşüyor onikide
Bütün ziller vaktinde vuruyor,
tembellik edip gitmeyeceğim
Kusura bakma ölüm
Bugün de gecikeceğim
Sessizlik çökmüş kentin sokaklarına
Martılar uykuya dalmış
Kar bütün izlerini örtmeye hazır
Randevularımıza sadığımdır sektirmem saatini ama bu sefer tembelliğim tuttu, ölüm daha çok beklersin beni…
Şimdi kış ölümün vaktidir derler ve tecrübelerimden bilirim kışın ölene söverler.
Kusura bakma ölüm
ben ardımdan sövdürmem.
Bu randevuya asla gelmem.
Bu şiirin içinden tren de geçebilir
Uçak da
Vapur da
Bütün teknolojik ölüm aletleri de
ama hiç birine binmeyeceğim
Kusura bakma ölüm
gelmeyeceğim